Menu
Bioenerji nedir, kısaca söylemek gerekirse, her canlıda bulunan, çakralar aracılığıyla aktarılabilen, çeşitli yöntemlerle ölçülebilen, kozmik kaynaklı yaşam enerjisidir.
Bioenerji / biyoenerji, bilimsel anlamda yaşayan her canlıda bulunan elektromanyetik enerjidir. Kainatın yaratıcısı olan Yüce Zat’ın katından bütün yarattıklarının üzerine gönderilen kozmik, yüksek frekanslı enerjidir. Bu kozmik akım vasıtasıyla, Yüce Yaratıcı yarattıklarının görüntü aleminde devamlılığını temin eder. Bu bir anlamda evrensel yaşam enerjisidir. Fizyolojik olarak ölçülebilen bioenerji, her canlı da var olan onların öz enerjisidir ve kozmik kaynaklıdır. Çakralar sayesinde insan bedenine taşınan evrensel yaşam enerjisi, bioenerji alanımızı ve enerji bedenlerimizi oluşturur. Bioenerji, genel anlamıyla “bir disiplini” tanımlamak için kullanılmasının yanı sıra bu alanda yapılan “enerji aktarımı çalışmalarını” veya “insandan yayılan enerjiyi” tanımlamak için de kullanılır.
Bioenerji, bedenimizde bulunan ve çakra adı verilen enerji noktalarıyla aktarılır. Bioenerji değişken, aktif bir yapıya sahiptir. Bioenerji ile gerçekleştirilen pozitif enerji ve evrensel şifa enerjisi aktarma çalışmalarına “bioenerji seansları” denmektedir.
Bioenerji kavramı, evrensel yaşam enerjisi anlamıyla yüzyıllardan beri farklı medeniyet ve kültürlerde var olmuştur. Bugün birçok ülkede bioenerji, biyoenerji veya kozmik enerji sözleri kullanılıyor olsa da, tarihin bir çok döneminde yaşamı var eden bu enerjiden farklı tabirlerle söz edilmektedir. Eski çin toplumlarında yaşam enerjisi genellikle “çi enerjisi” adıyla anılmaktaydı. Avustralya yerlileri olan aborjinler buna “birlik enerjisi” diyorlardı.
KÖK ÇAKRASI – ya rabbi.
SAKRAL ÇAKRASI – ya kadimu.
SOLAR ÇAKRASI – ya halıku.
KALP ÇAKRASI – ya rahim ya kerim.
BOĞAZ ÇAKRASI – ya musahharas semevati vel ardı ve -ma fihima.
ÜÇÜNCÜ GÖZ ÇAKRASI – ya alimu.
TAÇ ÇAKRASI – ya muhyi.Çakraları açmak için uygun esmalar :
KÖK ÇAKRASI – ya rabbi.
SAKRAL ÇAKRASI – ya kadimu.
SOLAR ÇAKRASI – ya halıku.
KALP ÇAKRASI – ya rahim ya kerim.
BOĞAZ ÇAKRASI – ya musahharas semevati vel ardı ve -ma fihima.
ÜÇÜNCÜ GÖZ ÇAKRASI – ya alimu.
TAÇ ÇAKRASI – ya muhyi.
Her bir sorunlu çakra için 15-20 dk. çalışın. Bu zikir çalışması çakraları açtığı gibi temizlenerek pozitife dönmesine de yardımcı olacaktır. Bir süre bu çalışmalar devam edin mucizelere tanık olun…
99 adet esma-ül hüsna ve bütün bunların toplamın içinde barındıran ALLAH ismi karşımıza çıkar. Bu çakrayı açmanın en garantili yolu nefsin girişini bu çakradan kesmek ve temizlemek için eski tasavvuf ehlinin yaptığı gibi alını ve kalbi düşünerek Allah zikrini çekmektir. Burada o kadar büyük bir pozitif enerji döngüsü oluşur böylece negatif enerji titreşimlerinin burada barınabilmesi olanaksızdır. “La ilahe illallah” dediğinizde bir nefsinizin giriş kısmına yani ajna çakraya dokunursunuz, o temizlenir sonra kalp çakraya dokunursunuz .Daha önce bu çakra kapısından girip oraya yerleşmiş olan nefsinizin yuvalandığı düşük frekanslı enerjileri temizlemeye başlarsınız.
Çakralar, yoga ve meditasyon yaparak açabilir ve dengeleyebiliriz. Çünkü yoga ve meditasyon özbenliğimizin ve bedenimizin bir olup gerçek kendimizi tanımamızı sağlayarak enerjimizi keşfetmemizi ve kullanmamızı sağlar. Yoga ve meditasyonun belli teknikleri ile bu çakraları açmak ve dengelemek mümkündür. Kısaca çakraları dengeleme üzerinden geçersek; Yedinci Çakra Sahasrara’yı devre dışı bırakıp diğer altı çakrayı birbiriyle eşleştiririz. Eşleştirme
1 ile 6
2 ile 5
3 ile 4
şeklindedir. Bir elimiz birinci çakrada iken diğer elimiz altınca çakraya koyarak birkaç dakika bu şekilde kalıyoruz. Böylece çakra merkezlerinin birbirleriyle enerji akışını dengeleyebiliyoruz. Bunu diğer eşitlediğimiz çakralarda da aynı şekilde uygulayabiliriz.
Çakralarda 1 ve 6 dengelendiğinde maneviyatımız ve maddiyatımız 2 ve 5 dengelendiğinde düşüncelerimiz ve iletişim gücümüz 3 ve 4 dengelendiğinde de ben biz duyguları aktifleşir.
Sanskritçe olan “çakra” kelimesi çark anlamına gelmektedir. Çakra merkezlerinin asıl çalışma sistemi sürekli girdaplar şeklinde dönen evrensel yaşam enerjisi pranayı özümseyip dağıtmaktır. Evrensel yaşam enerjisi de bedenimize çakra merkezleri yardımıyla giriş yapabilir. Her bir çakra merkezi kendisinden farklı bir enerjinin bedene giriş kapısıdır diyebiliriz. Çakralar tıkandığında bizim ihtiyacımız olan enerji bedenimize giremez ve bu yüzden de fiziksel ve psikolojik rahatsızlıklarla birlikte hastalıklar da bedenimizde baş göstermeye başlar.
Sağlıklı bir bedende çakralar birbirleriyle iletişim şeklinde çalışmaktadır. Bu çakralar birbirlerini destekler, etkiler ve sürekli de birbirleriyle bilgi paylaşımında bulunurlar. Duygularımızla birlikte zihinsel düşüncelerimiz de oluşan enerjiyi, çakra merkezlerinde toplayarak diğer çakra merkezlerine böylece de tüm bedene ve önemli diğer organlara aktarırlar.
Ek olarak da çakralar vücudumuzdaki enerji kanallarının buluştuğu kesişme noktalarında yer almaktadırlar. Vücudun fiziksel, duygusal ve ruhsal fonksiyonlarını yerine getirebilmek için ihtiyaç duyduğu enerjilerin dağılımı, çakralar tarafından bu enerji kanalları aracılığı ile gerçekleştirilir.
Muladhara Çakra (Kök Çakra): Kuyruk sokumunun tam ucunda üreme organları ile makat arasında yer alır. Bacak arasından toprağa kadar açılan enerji merkezidir. Dünya enerjisinin bedene girişini sağlayarak hayatta kalma isteğimizin kaynağıdır. Bu çakrayı korku kapatır. Dört taç yapraklı çakra olarak bilinen kök çakra eğer dengede ise hayat enerjimiz yüksek, sevecen ve paylaşıma açık biri oluruz.
Renk: Kırmızı
Element: Toprak
Etkilenen Salgı Bezi: Böbrek Üstü Bezleri (Adrenalin)
Swadhistana Çakra (Sakral Çakra): Göbek deliğimizin iki parmak altında yer alan turuncu renk bu çakra, yaratıcılığımızı, iştahımızı ve cinselliğimizi besler. Özetle zevk çakramızdır. Bu çakra dengede ise yaşamdan haz alırız. Sosyal ve zihinsel faaliyetlerimizden, cinsel yaşamımızda yaptığımız her şeyden mutluluk duyabilmemizi bu çakranın açık olması sağlar.
Renk: Turuncu
Element: Su
Etkilenen Salgı Bezi: Cinsel salgı bezleri
Manipura Çakra (Solar Pleksus Çakra): On taç yapraklı çakra olarak bilinen manipura, göbek deliğimizin iki parmak üstünde yer almaktadır. Güneş enerjisinin karın yolu ile bedene girip yayılmasını ve güçlenmesini sağlar. Bu çakra, öz benliğin çıkış noktasıdır. Güç, cesaret, özgüven kaynağıdır. Dengeli olması farkındalıklı, güçlü ve saygılı bir yaşamı getirir.
Renk: Sarı
Element: Ateş
Etkilenen Salgı Bezi: Pankreas
Anahata Çakra (Kalp Çakrası): Göğüs kafesimizin tam ortasında kalbin yanında yer almaktadır. Gerçek sevginin ikamet ettiği yerdir. Bu çakranın dengede olması demek gerçek sevgiyi hissetme, huzur ve evren ile uyum içinde olmak demektir.
Renk: Yeşil
Element: Hava
Etkilenen Salgı Bezi: Timüs
Vishuddha Çakra (Boğaz Çakrası): Adından da anlaşılacağı üzere boğazın tam ortasında yer alır. Düşüncelerin eyleme dönüşmesiyle ilişkilidir. Konuşmak, çizmek, yazı yazmak hatta dans etmek bile bu çakranın enerjisinden gelir. İletişim gücünün kaynağı olup aynı zamanda kendimizi en iyi şekilde ifade etmemizi sağlamaktadır. Bu çakra dengeli olduğunda yaşamanın güzelliğini hissederiz.
Renk: Mavi
Element: Eter
Etkilenen Salgı Bezi: Troid ve paratroid bezleri
Ajna Çakra (Üçüncü Göz Çakrası): Diğer adıyla “Alın Çakrası” olan bu çakra, iki kaşın ortasında yer almaktadır. Sezgi ve içgörü gibi manevi düzeydeki duyguları yönetir. Evrensel bilgi akışının kaynağıdır. Dengede bir Ajna Çakrası bu dünyanın bile ötesindeki gizemi ve evrendeki bağlantıları görmemizi sağlar.
Renk: Çivit
Element: Işık
Etkilenen Salgı Bezi: Hipofiz bezi
Sahasrara Çakra (Taç Çakra): Bin taç yaprağı olan taç çakrası, başımızın tepesinde bulunur. Başımızın üzerinden gökyüzüne doğru uzanan enerji sütunudur. En spiritüel çakra olan Sahasrara, uyanışın en üst noktasını temsil etmektedir. Dengede ise kendini ve evreni bir kılarsın, farkındalığın en üst seviyesine ulaşmış olursun. Varlığımızın muhteşemliğini ve sonsuzluğunu keşfedebileceğimiz ilahi boyutun anahtarıdır.
Renk: Mor
Element: Ruh
Etkilenen Salgı Bezi: Epifiz Bezi